Hayattan çektim, elim ayağım.
Cadılarla uğraşmıyorum artık,
leş yiyen kuzgunlara bulaşmıyorum.
Her gece birer nefes daha eksiliyor
şu yarım asırlık ömrümden.
Bundandır; geceleri uyumuyorum,
bir kabus görmeyi dileyerek
kafamı koyduğum bu yastığı.
Kaçıncı tersyüz edişim, Allah’ım?
Yardım et… uyumaktan korkuyorum.
Omurgamda büyücek bir çıkık,
eklemlerimde dinmek bilmez ağrılar.
İblisin teki ve zihnimde bir vesvese:
şol iblis ki insan derdi,
“Yaşattığını yaşamadan ölmezmiş.”
Yine haklı çıktı gözü deşilesice…
Bense her ânım onu kargıdım.
İniltimi hissetti, ta replika tanrılar;
Dionysos hortladı bir kerahat vakti,
mezarından dört bir yana, savruk ve yıkık.
Çıngırdayarak geçerdi bir çoban.
Duydum onu ve bıraktım çile çekmeyi.
Göğsüne dökülen üç perçem saçına,
söğünerek yakınıyordu asırlık kına:
“Ey kara saçlım,” diyordu,
“Ey gözbebeğim.”
Bir güz yağmuru başladı, eşliken ağıta…
Usumda bir kasfh belirdi, fec’atan.
Şairler diyordu, hepsi birer yalancı;
ürperdim çığrırken kıyamet tellalı.
Sensedim… ey benim biricik Eftelyâm.
Kayıt Tarihi : 11.11.2025 21:08:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
11.11.2025 ~hâcivciv




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!