1034- Geçmişten Esintiler

1034- GEÇMİŞTEN ESİNTİLER

Akşam olacak, güneş sarkmış,
Gölgenin ayakları değer suya,
Kavunlar salmış kokuyu burunda,
Kargalar süzülüyor havada.
Akşam telaşında,
Halkalar halinde döner,
Yuvalar ceviz ağaçlarında,
Kavakların salınan dallarında,
Yaşlılar konuşur fısıl fısıl balkonlarda,
Kargalar ötüyorlar çark çark,
Kavaklar hışıl hışıl konuşur,
Çay boyunca,
Su değirmenin çarkları döner,
Sanki çok sesli bir orkestra,

Yol boyunca iğde ağaçları,
Sarmış kokuları yol boyunca,
Koyun canları, kuzular meler,
Anneye kavuşma telaş içinde,
Yolda tozdan duman bulutu,
Karabaş gurur ile yürür,
Görevini yapmıştır bu günde,
Kuyruk kıvrık hilal misali,
Hava bin beş yüz elli.
Adımlar ahenkli, gururlu,
Biri sürünün başında,
Diğeri sonunda, kural bu,
Kuyruk sallamaz gururlu, ciddi,

Çoban Ali değneği savurtur?
Mutluluktan sağa sola belli.
Ayarlamıştır zamanı,
Sevgilisi bekler yolu, balkonda,
Köprü başında,
Yada elinde bakraç çeşme başında,
İzler uzaktan, gülümser, utangaç,
Selamlaşırlar gizliden, inceden,
Çaktırmadan çeşme başında,

Kağnılar dizilmiş karşı yolda,
Kablumbağa misali sıra sıra,
Yükü ağır, kıllı çuvalda,
Arpa, buğday yada çavdar,
Çeker ağırdan ağırdan,
Çalarlar mızakasını,
Ağustos böceği misali derinden,
Fadime nine çayı demlemiştir hazırlıklı,
Oğlu gelini gelir yolda, yorgun,
Selo izler değirmen başında,
Karşıdan, bostan tarlasından,