Sevgili, sarap getir! kalk, gel sözüm yerine
Bu gece kismetimdir o pembe agzin yine!
Tövbem saclarin gibi perisan bir tövbedir,
Uysun verdigin sarap yanaginin rengine!
Beni rahmetle anarsın ya, işitsen, bir gün,
Şu sağır kubbede, haib, sesimin dindiğini?
Bu heyulaya da bir kerrecik olsun bak ki,
Ebediyyen duyayım kabrime nur indiğini.
Hilvan, 10 Teşrînisânî 1347 (10 Kasım 1931)
Kötü Arkadas
Insanin $eytanidir kötü arkadas.
Onu dost tutan, olmustur $erre yoldas.
Berlin, 10 Kasim 2006.
Aşkı Bilmek İstersen
Aşk nedir diye sorarsan eğer, onu bilmek için aşık olman yeter.
Berlin, 10 Kasım 2006.
Gündüzün günü neydi ki
Gecenin zifiri ne olsun
Sen bu hayattan ne bekliyorsun
10 Kasım 2013
******************ATAM*****************
Atam her 10 kasım sensiz sessiz yastayız
Tüm türk ulusunla bak bizler huzurundayız
Atatürk'üm türk'ü sevmeyenin karşısındayız
Matemi unuttuk Atam hepimiz yanındayız.:(
Reyhan Altaş
Zordur Hayat
Üretime ve tüketime dayalıdır hayat.
İyi üretimi olmayana, zordur hayat.
Berlin, 10 Kasım 2010.
Atalar
Sevilmelidir atalar, şayet iyilikçi olmuşlarsa.
Anılmak haklarıdır tabii, güzel eser bırakmışlarsa.
Berlin, 10 Kasım 2008.
Karanlık basınca başlar, Bütün korkular.
Kırkından sonra başlar, Bütün ağrılar, sancılar.
10 Kasım 2009
Senin yanında Sindrella gibiydim
Sen gidince Külkedisine döndüm.
Seninle bir masalın içindeydim.
Sen gidince gerçekleri gördüm.
10 Kasım 2003
Olmamak için nâmerde muhtaç,
Duymamak için başkalarına ihtiyaç,
Çalışmayı edindim kendime amaç,
Yine de başaramadım, dardayım…
10 Kasım 1994, Kumkapı
yaz boz değildir ilişkiler
zordur söylenen bir çift sözün telafisi
izi kalır
yaralar
kanar...
10 Kasım 2016
Kalk diye akıl veriyor it oğlu
Çökmüşken tüm ağırlığınca üstüme
Özgürlük diye nutuk çekiyor pezevenk
Zincirlediği insanların üstüne
10 Kasım 1985 Karabük-Karaşar
Anla beni sev gönülden yeter
Yaşamak, ayrı yaşamakta güzel.
Şayet beni candan seviyorsan
Elbetteki ben seni, senden daha çok seviyorum.
(ankara, 10 kasım 1984)
İki fırsatı da kaçırdı ölüm:
ne beni yakalayabildi gençken
ne de bulabilecek beni yaşlı
ölüm / alınyazına bir güzel küs...
Timur, 10 Kasım 2012
-Doktrin- Dünyada ve Antoloji.Com da ilk kez
Ben
Dostlarımı
10 Kasım 1938
Den
Bu yana izliyorum
Hangi çarşı
Hangi alışveriş
Sonra dünyamı karartır,
İnce bir hüzün olup
Çeker gidersin.
Hiç buluşmayacak bir hatta
Aynı noktadan başlarız;
Sen yoluna,
Ben yoluma.
10 Kasım 2001 Kocaeli
Bir 10 kasım sabahında,
Bizi bırakıp gitti.
O gün herkes,
Onu hatırlayıp hüzünlendi
Aslında o ölmedi
Hep bu halkın kalbindeydi.
Çocukları çok severdi
Bunu herkez bilirdi.
Gazetenin manşetinde ki soru
Saat kaç?
Atatürk’ün son sözü…
Baktım geldiğimiz yere
İlerlememiş memleketim
Söyleyemedim utandım
On Kasımı beş geçiyor
Demek lazım.
Her 10 Kasım yaklaşırken
Hüzünlüdür gözlerim
Atam rahat uyuyormu diye
Düşüncelere dalar yüreğim
Benzeyen bir lider
Beklese de gözlerim
Giden dönmüyor
Gelen gidenin
Yerini doldurmuyor
Neylesin seslenişlerim.
A küçük kuş
İTe kalmaz bu dünya
AzA kanaat et.
MerT olan ölmez,
ÖlümÜ it gibi de olmaz.
Kuş göR yiğit olanı.
Bu yüreK işi. Yürekli olan...
UNUTULMAZ...
10 Kasım 2014
Aşkı en deliliğiyle tattım ben
Yaşım onaltı
Ufakken şu kalbim
Kim bilir kaç gönül için çarptı
Aşkı için
Yarı uslu yarı çılgın bir âşıktı
O yaşlarda da amacı
Yalnız bir kalpte olmaktı
(Ankara, 10 Kasım 2006)
Bir yaprak düştü
Dalından
Bir yaprak uçtu havada
İkisinin de gittiği
Çizdiği yol
AYNI
Hareketleri
Seni çizdiler
Seni hatırlattılar
Gök mavisi gözlerin
Ağlamaklı şişkince
Özrümüz bahane
Yaptıkların şahane
Altın sarısı saçların
Bizlere sunulmuş pelerin
Emanetine hıyanet edenlerin
Allah belasını versin
Bir şehir gördüm
Türkiyenin başkenti
Birde en önemlisi Anıtkabirdeki
Atatürk doğmuş,büyümüş Selanikli
Dolma Bahşe sarayı
Öldüğü yerin ismi
Oradan gitti Anıtkabire
Ziyaret ederler
10 Kasım törenlerde
Atamın gözyaşları
Çanakkale'de,cephede
Kırda,bayırda akar
Şehitlerin gözyaşları
10 kasım 1938
Sabah saat 9'u 5 geçeden beri
Mezara kadar akar
Mezarda şehit değil
İnsan yatar,
Bu yüzden şehitler
Tek bildiğim
Aşk deyince çok..
İkincisini düşünen
İlkinden kendisini rica etmesi gerekti
Seyfi Karaca......Kasım / 10
Koltuklarda cansız cisim çoğaldı
Kişilik kayboldu, isim çoğaldı
Söz ehli Yunus’a söz verilmiyor
Meclislerde Molla Kasım çoğaldı
10 Ocak 2015-Gaziantep
Kul Seymani
Tüm dünyayı versen de
Benim gibi aklı rüzgarda bulutta esene
Bir kuruş neye, nerde
Ne kadar lazımsa okadardır fazlayı geçmez
Eğer
Hatırına değecek kadarsa
Yaşamak denen mesele...
Seyfi Karaca........Kasım/ 10
Bedeninden yola çıkıp
Ruhunu uyuşturuklarla sapıtarak
Kendisine,
Hemcinsine
Hayatın diğer konuklarına karşı
Oralardan el tutuşup yine kendine varamıyorsa insan
Canlı cansıza kayıptır...
Seyfi Karaca..........Kasım / 10
İnsan
Ecele yenildiği gündür hayat çarkını dönmediği an
Varlığının üstünde kurulu gezinen saati
Bütün eksik ziyanlarıyla yorulup
Sıyrılıp gidense zaman ve aşktır insandan
Yenileriyle hayatı doğmaya
Seyfi Karaca..........Kasım/ 10
Şafak söktü sevgilim uyan...
İçinde ne varsa kaldır ayağa...
Fikrin duygun olsun bu sabah...
Aç gözlerini sevgilim günaydın olsun sana....
21 kasım 2007
saat 10,27
İstiyerek olmadı pardon değil
Bile bile birden bire çarpıştık
Adını koyarak ve isteyerek
Duyarak
Duyurarak bile bile
Aşk bana
Ben aşka yandık
Ne pardonu..! ?
Seyfi karaca..........Kasım / 10
Aşk dedim..
Ve orda durdum
Vurulursam vurulurum...
Ondan öte vurulmak mı var...?
Aşk dedim
Dostun kalbine alsın diye sevgiyle
Aşk dedim zalime
Aşkı meşki bilmeze
Sanki yüzüne tükürdüm..
Dünyaya gelişim nasıl
Su gibi
İçtim gidip göreyim nasıl diye bu yer
Vardıkca
İlerisi kendi şaraboldu gitti hayat
Tutup elinden yandığımın nesine
Tutup gül sundu diken
Aşk karışınca işin içine
Seyfi Karaca.........Kasım / 10
Ekim, kasım, aralık,
Son kapıya dayandık,
Ahir ömür de bitti,
Kaldı sevaba açlık.
(11.12.10 / Akdağmadeni)
kasım akşamları güz yaprakları düşerken
vuruyor sol yanıma kurşun gibi gözlerin.
kasım akşamları ölmek için çok mu erken! ?
vururken sol yanıma kurşun gibi gözlerin.
ahmet özyılmaz
kasım 2001 UŞAK
kasım! ...
sakın ola
kasım kasım kasılma
unutma! ..
arkanda
aralık var! ......
Fikret Turhan-Yalova,
23.11.2014
nisan,
aydan çok
kadına yakışan
bir addı...
eylül de
öyle...
kasım,
gelen ayın
aynı zamanda
sigortacı arkadaşımın
Sonun mu başındayım,başın mı sonudur bu
Züleyha hasretiyle düştüğüm kuyudur bu
Yâ Rab,merhamet eyle,kurtar beni kendimden
Ya ben hazana ikram ya kasım lütfudur bu...!
bir kasım,ikibinsekiz,beylerderesi.
Bizim Kasım
Kasıntı Kasım
İzne geldi
Kasım ayında
Kasım kasım kasılarak
Kasımpatı topladı
Kasımpaşa’da
Askerde onbaşı
Bizim Kasım
Kasıntı Kasım
Aylardan Kasım,
Kasılır Facebook yine kasım kasım.
Kalbimi hoplatır kısım kısım.
Sorma gitsin,
Günlerden Pazar,
Gelecekler bana azar azar.
Ben bu işten vallaha sıkıldım
Bize kafir demiş,molla kasım efendi,
Diyelimki doğru demiş hoş demiş,
Biz aşk okuduk,ayn şîn kâftan içeri,
Sen elif bile bilmedin,molla kasım efendi.
Razan..
Ah be Kasım!
Ne de sıcaksın.
Kış öncesi,
Yalancı baharsın.
Ah be Kasım!
Senden sonraki,
Soğuklar,
Bana mı kalsın?
Kuran, iman, ahlak, nedir haberi yok,
Üç beş hurafeye hep, din der geçinir...
Bir yatıra gitmiş, horoz adamış ya,
Kasım kasım kasılır, dindar geçinir...
08.06.2007
www.ekremsama.com
Kasım on Atamın ölüm yıldömümü,Kasım on evlilik yıldönümüm
Kasım on ayrılık günüm.Tesadüf bu ya Her on Kasımda öldüm,
her on kasımda yeniden doğdum tesadüf bu ya on kasımda
öleceğim belkide zaten hiç yaşamadım binlerce kez dünyada ölmüşüm
Ben bir yeşil kurbağayım
Bu da arka bacağım
Göstermek için size
Elektriği
Kasım kasım kasılacağım
Neye yarar kasıldığımı görmek?
Beni öldürmenizi
Hiç bir zaman anlamayacağım.
