1a/:
Ey çöllere hükmeden adam...
'Hu! ' de ve kapaklan...
Ya Yakhya! Ben de o analardan birinin öksüzüyüm. Dilsizim say ki. Lalım. Elsizim. Adak ekmeklerini kendi ellerinle yedir bana. Kandır aç zamanlarımı. Kendir ek saçlarımın bozlaklı sokaklarına. Eski zamanlardan develerin sırtında an taşı. Arayayım denklerini. Aranayım. Üç gözlü insanlar kentindeki tapınakta bulayım seni. Şakirdin olayım istemesen de. Her septembır günü adanan kurbanın var mı? Ona banayım işaret parmağımı gürleyerek. On iki oymağını simgeleyen on iki kutsal ekmek midir bana yedirdiğin? Bileyim. Nedir dediğin? Dibine kadar anlayayım. Kağnılarla inanlı taşıyayım Kaf dağlarından. Analarından izin alayım koşuşan çocukların. Zeytin ve sedir kozalağı sunayım senin adına.
Omuzlarına iğde dalı asayım.
1b/:
Ya Yakhya! ...
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla