Vardık Hz. Bediüzzaman’ın makamına
Yoktu ona tahsis edilen mezarında
“ Eddai” Vasiyeti yazlıydı karşı duvarda
Okuduk ferah bulduk gözyaşlarımızla
Çeşmesinden su içtik kana, kana
Hz. Eyüp, Hz. İbrahim’ den(a.s) almak için dersimizi
O niyetle yapmıştık bu ziyareti
Yeni Rostere edilmişti
Enbiyalar şehrinin mübarek külliyesi
Körlemek için kör nefsimizi
Akşamın ilerleyen kör saatinde
Olduk misafir, Kuran’ın cömert hadimlerine
Maddi ve manevi gıdalar indi midemize
Ruha gelmişti şimdi sıra, gittik sohbete
Gark olmuştuk artık, nurani feyiz ve berekete
Gecenin çok ilerleyen bir vaktinde
Düştük hayatı Harrani’nin eline
Zoraki celp etti bizi kendisine
Tasarrufundan kurtul eğer mümkünse
İlk fecirde çaldık kapısını
Karşıladı sanki bizi korumaları
Sevk edildik elimiz kolumuz bağlı
Bir mahkûm gibi çıktık huzura
Divan durduk o koca evliyaya
şefaat diledik, el pençe
Gözyaşlarımızı içimize gömdük sessizce
Gecenin sessizliğini bozdu Davudi bir ses
Huşu ve huzura sevk etti bizi bu nefes
Okundu yasini şerif, yapıldı dua
Telefon ettik gönül dostu bir arkadaşa
Hemen gelmişti sanki cengâver bir fedai
Götürüp gezdirdi yaptığı vakfiyesini
Anlattı vakfın inşasını aşk ile şevk ile
Yüce Allah’ın inayeti,
Hz. Peygamberin(a.s.m) himmeti
Gavsı azamın kerameti,
yapabilirdi ancak böyle bir faaliyeti
Hayran kaldık kendimizden geçtik
Huzur ve huşu içinde uyku âlemine girdik
Borborunbekir
Bekir ÖzcanKayıt Tarihi : 17.1.2014 01:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!