Gidişinden beri yar, ne haldeyim bir bilsen...
Sen sanki duldalarda çöküp büzülmedin mi?
Yetmez mi bu ayrılık, n'olur ki geri gelsen?
Ben üzüldüm de yani, sen hiç üzülmedin mi?
Çektin de mihr-i mahın, bıraktın karaltı/nda!
Kırıldı sevda fayım bir viraneye döndüm...
Üstümüze yıkılan bu enkazın altında,
Ateşinle tutuştum, göz yaşlarımla söndüm...
Bir çile ipeğimdin, sarmalanmış, sarılmış...
Kızıl kıvrım oldum yar, hicran vurdu belimden!
Ben bir sevdazedeyim başım gözüm yarılmış;
Düştüm de ocağına, bir şey gelmez elimden?
Şimdi yaban ellerde gezerim ben tıknefes!
Ne koşacak halim var, ne ağzımı açacak...
Yar sende esir kaldım, ne duvar var ne kafes;
Aç artık kapıları, sanma esir kaçacak...
Sen hala yaşıyorsan aç beyaz mendilini...
Kollarım sağlam da ah, gel gör ki kalbim kırık!
Bir ses ver de ferahlat, duyur tatlı dilini;
Sökülsün boğazımda düğümlenen hıçkırık...
Antalya-2013/11
TDK:
dulda: yağmur ve rüzgardan etkilenmeyen gizli, kuytu yer.
mihr-i mah: güneş ve ay...
karaltı: hafif karanlık, belli belirsiz, koyu renkli biçim...
sevdazede: aşık, meftun, sevdalı, aşk vurgunu.
tıknefes: kesik kesik nefes alan, boğuk...
ferah: gönül açıklığı, sevinç, sevinme.
Kayıt Tarihi : 10.11.2013 19:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Mesut Özbek
Bir selamı,hoş kelamı çok görüyorsa varsın düşmesin artık o şair gönle intizar...
Kutlarım Halil Şakir Bey.
Sen sanki duldalarda çöküp büzülmedin mi?
Yetmez mi bu ayrılık, n'olur ki geri gelsen?
Ben üzüldüm de yani, sen hiç üzülmedin mi?...
Ayrılığın kaleme düşüşü çok çok güzeldi...Kutlarım üstadım, saygılarımla...
TÜM YORUMLAR (22)