Onur BİLGE
“Dünyalar Güzeli,
O menhus akşamüstü, dostluk ve vefayı sonbahar yaprakları gibi ezerek, arkana bile bakmadan rüzgâr gibi çekip gittin ve ben bende bittim! Donup kaldım, olduğum gibi öylece, bir süre ağlayamadım bile. Gün batımında sağanak şeklinde yağan yağmurun sesiyle rahatlamaya çalışırken atamadım kendimi sokaklara, damlalara karışamadı gözlerimdeki sulusepken. Son sözün kulaklarımda yankılanıyordu. Acısı yüreğime oturmuştu. Anlamı ruhumu darmadağın etmiş, benliğim aldığı en büyük darbenin şokuyla sarhoş olmuştu.
“O kocaman burnunu her işime sokmaktan vazgeç!” dedin, bebeğini kaptığın gibi çekip gittin. Gidiş o gidiş…
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta