Onur BİLGE
"Şeker,
Dalgana taş atmayayım, seker meker. Zaten biz hep senin ailevi meselelerin hakkında konuşuyorduk. Zaman zaman üstündeki yükü hafifletmek için bazı olayları dramatize ediyor, seni güldürüyor, eğlendiriyordum. Ben de gülüyor, mutlu oluyordum. Hem seni kısa süreliğine de olsa mutlu edebildiğim için, hem de seninle konuşmakta olduğum için. Sesini duyabilmek bile ne büyük bir sevinç kaynağıydı bir bilsen!
Aynı anda ağzımızdan aynı sözler dökülüyordu, hayret ediyorduk. Aynı anda aynı şeyleri söylemek, isteyerek yaptığımız bir şey değildi ama bizim oyunumuzdu. Konuşma da bitti, oyun da bitti . Yani tadı olmaz artık, konuşsak bile. Eskisi gibi dakikalarca katıla katıla gülemeyiz de... Öyle güçlü bir bağ vardı aramızda koptu.
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta