Onur BİLGE
“Güneş’im,
Kaptan, elinde bir tabak bisküvi ile ayaklarını sürüyerek geri geldi. “Türk’ün aklı sonradan gelir.” diyerek onu da aramıza koydu. Bir şey hatırlamaya çalışır gibi yüzüme baktı. “Nerde kalmıştık?” diye sordu.
“Kapının eşiğinde…” diye cevapladım, gülümseyerek. Şakama şakayla cevap verdi.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta