Ey Dost!
Dünyanın hayat ve hayatın devamı adına,
sorumluluğu büyük emanet nimet ve imkanlar ile dolu olduğunu fark ettim.
Akıl ve idrak sahibi olan her insanın,
her işinde kazanma esasına dayalı olarak,
KÂR etme içgüdüsü ile hareket ettiğini anladım.
Aklı olupta maddi veya manevi beklentisiz iş yapan hiç bir kimseye rastlamadığım halde, maalesef günümüz insanlığının yüzde doksan dokuz virgül doksan dokuzunun hayatının sonunu düşünmeden, ne olacağını sormadan ve sorgulamadan, yaşamın ZORLU VE ZORUNLU sıkıntılarını sadece karın tokluğuna yüklendiğini üzülerek gördüm.
Bu anlamsız, amaçsız ve umutsuz, yokluğa gidiş karşısında, his ve duyguları son ve sınır tanımayan akıllı, mantıklı zeki insan için, yaşamak adına her şeyin uğrunda feda edildiği hayat bu mu demekten kendimi alamadım.
Evet,
düşünme yeteneğini kaybetmemiş herkese soruyorum.
Hayat sonu sıfır olan dramatik bir sahne ise;
Akıllı, mantıklı, modern ve medeni insan, YOK OLMAK İÇİN Mİ BİR ÖMÜR, her anı akla gelip gelemeyecek tehlikelerin tehdidi altında, hastalık, kaza, bela ve sıkıntılar ile dolu, sonu sevimsiz yaşlılık ve sonucu korkunç ölüm olan bakteriyel hayatı yaşamak için mi biteviye yorulur ve akıl almaz mücadeleyi verirler?
Allah'a ve Ahirete inanmadan, inandığı halde inandığı değerleri dikkate almadan yaşamın başka bir ADI VE ANLAMI VARMI?
Kayıt Tarihi : 1.1.2013 20:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hayatin ve aldigi nefesin degerini ancak sona gelince anliyor.
Rabbim sonumuzu hayir etsin, sonradan pişman olanlardan eylemsin.
Selamlar.
TÜM YORUMLAR (1)