03 Salvador'la Kırk Yedinci İman-ı Sabii ...

Renkler ve Cümbüşler Koşuşmada

1/:
Bir feylesoftur artık akşam,
Şiirde Homer artığı nanosavaş tekniği,
Tuvalin yatılası döşündeyse Eflatun'da bir boyut,
Ve hayallerimizin fenomen mahlukatı mavilikler arasında...
İçilir degradasyon bir karayla olaylar ufku,
Soyut bir sevda sirkesi gibi seyyareler sokağında.
Bordo fıçısı gibi keskin ve sırına zarar verir aşk,
Yıkılır som hüzne kesen soyutlar manzumesi...
***
Ay can!
Büründüğünde allı baranisini maestronun eli,
Belki de bir Sibiryalının nefretini de kuşanır ayrılıkta,
Beyaza ve kafiyeye ve vezine karşı ol zemanda,
Ve senkronik bir ahenkle ve simetrik,
Kendi kalbini bin kez daha yontar,
Zamana karşı tüküren aşkın sufisi...
Durulur her an,
Dürülürken gökyüzü katmanları.
Kralların da karşısına çıkar tortusu günün...
Lan Salvador usta hele de,
Zelzelede vezin hangi tonuna çalar gökyüzünün?
2/:
Renkler ve cümbüşler koşuşup ayan beyan,
Ya dizilirler alaimisemanın imamesinden sonra,
Ya da sürünürler çölde zeytinyağı gibi,
Zehep suyu ve sim ve ışığı ibrişim saçlarına.
Yani Salvo can,
En kısa günü olarak mavinin savaşının,
Sonunda bu oyunda bitiyor.
Öyle ise haydi davran Salvador!
***
Ki bir ülke zaptolur,
Bir yürek daha yuvarlanır can ve mersiye katarında.
Ve simetrik açılmış kanatlarından kuşların,
Samiri bir hüzün yağar çadırların döşüne.
Leylalar aya karşı kement atarlar aşkın gücüyle,
Saçlarını kavrayıp anılarının tam ensesinden.
Mavi bulutsa yağan keten iline,
Çadırlara ağan da şiir ve raksın resmidir o an.
***
Haydi davran Salvador!
Manzara ise adımlarını geniş geniş açıp kaçıyor,
Karanlık gözlerini bulut bulut açıyor.
İstesen de rastlayamazsın bir daha burada,
Ne karanlığa,
Ne de çölde açan sarışın yıldızlara.
Yani gece şehvete boğulmuşsa,
Mecnun kucaklamışsa gülümseyen günü...
Lan Salvador usta bildin mi?
Sevdakar Leylalar hangi tonuna çalar gökyüzünün?
***
Haydi davran Salvador!
Gökler gürlüyor,
Ve sanırsam ki yağmur geliyor...