1a/:
Şehrin beynine doğru yürüdü Durmuş
Şehir, bir köpekti sanki kudurmuş...
1/:
Sererek yıllarını tozlu yolların
Bir yürek dolusu umudu savurarak
Ve sindirip avucuna bir ince belli kaseyi
Ve bir düzine ham meyveyi
Hoyrat ve nasırlı elleriyle koparıp
O hırçın ve ulular ulusu derviş kıyamlı dağdan
Kaderinde Sason yazan üçüncü hamur belgeyi
Ve teker teker sırtlanıp
Yüreği buruk, kan ve ter içindeki düşlerini
Irmakların yazgısı ile lebaleb doldurduğu
Elem ile ilmik ilmik dokunmuş heybesini...
Şehrin beynine doğru yürüdü Durmuş
Şehir, bir köpekti
Sanki kudurmuş.
2/:
Bir varoşta kesti şartlar yolunu
Umudu yaralı bir turaç gibi iki dize okudu
Ve uçtu sivri parmaklı karanlıklara
Sarktı sararmış bıyıkları Durmuş'un
Bin yıldır küskün ve mahzun
Ucu, hayalleri gibi düştü toprağa
Bu yabanda şakağını kaygulara bandıran
Bir düzine ham meyve ve ince bir beldi
Ulaştı kıyıcığına Durmuş
Altın suyu damlayan beton denizin
Dalgalar yabancı burada, sahiller eldi.
Şehrin beynine doğru yürüdü Durmuş
Şehir, bir köpekti
Sanki kudurmuş...
3/:
Ne zaman hafifleyen yük altında doğrultsa
Bir söğüt yay gibi belini Durmuş
Çöktü bilerce yılın delikanlısı acar zaman
Boynuna al bağlamış bir karabasan misali
Çöktü, koca şehrin bilcümle kabaralı kapıları
Ham meyveler çürüdü en yüksek kaldırımda
İnce belli, dipsiz hayaller gibi karanlık
Ve kırıldı olmadık bir vakitte orta yerinden
Uçkun yeller ulaştırdı haberini uzak sılaya
Artık Durmuş; durmuş, durmuş dibe vurmuştu kendini
Ama onu yutan deniz öyle dururmuş...
Denizin karnına doğru süründü Durmuş.
Deniz bir köpekti
Sanki kudurmuş...
Kayıt Tarihi : 8.3.2006 16:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!