01Kırım’da Kırklar Celulesi

Yoğurt mayalamasını unutun mu?
Ya da ey Asiye, tarhana yoğurmasını töre kentinde…
Duymalısın etinde aşka dair ferman yazışmalarını ki,
Ka ka ra ki ki ri ki ya da bilmelisin ki,
Ekşimsi ve natürel bir yalnızlıktır yasak sevdalar,
Önü sonsuz vedalar hipotenüs üstü fasaryan mezhebi....
Ekolojik inekler sağılmaz mı buyurdunuz a mirim,
Ya da ayarsız bir teknolojik yıkımdır Yenidelhi sokaklarında “Mö! ”
Uzay uzay bakışlım yıldızlarda oturup şu anda,
Kocaman bir manda yalasın kifayetsi cöngümüzün ayaklarını,
Olmadı bir daha yan artta kalan aşklarına sen,
Gücünü dene aşkın kilometresinde…
Nasılsa ben bilirim şarlatmasını mersiye istasyonunda,
Ka ka ra ki ki ri ki ya da bilmelisin ki,
Göz göze geliş anımız da yerim vurgunu.
***
Ekşimsi ve natürel bir yalnızlıktır yasak sevdalar,
Bu havalar katrana bular arkamızdaki hatıraları bir gün…
Ah rahmetlik anam ah! Ufunet bastı yine Küceti…
Kırmızı güllü halıda Hatice kızın kınalı eli,
Bir tarih ilmiği atar, bir sosyolojik meseller yumağında kördüğüm.
Bu ıstar başları var ya bu ıstar başları!
Ka ka ra ki ki ri ki ya da bilmelisin ki,
Nah şuramdan yükselir Cudi dağının sisi.
Şairim bağdaş kurarım bazı kırçıl döşüne yaşlı aruzun,
Kıble ciheti güzeli için bağışlarım her kurbanı bayramda,
Bir ben bakarım, bir de bakar halının altına bir sufi her aralıkta,
Göz göze geliş anımız da yerim vurgunu.
***
Ekşimsi ve natürel bir yalnızlıktır yasak sevdalar,
Ya o soyka kervanlar! .
Yoğurt mayalanmıyor evimizde artık, aşk çok geride,
İronik tezgahlar bomboş şimdi Nairobi’de,
Ka ka ra ki ki ri ki ya da bilmelisin ki,
Hijyenik diye diye pudralanıyor ölü yüzleri,
Bir esirci tezgah üstünde ağzında lo lo,
Üzüm gözlüm kavun ye yoksa…
Göz göze geliş anımız da yerim vurgunu.
***