Ay doğdu, güneş battı, yatın artık büyükler!
Uyku saati geldi, anlatıyor dayınız...
Kalbinizden korkuyu atın artık büyükler!
Şimdi masalın vakti, verilecek payınız...
Şu anda çalan efekt, terelelli m, terelel!
Memleketi tüketen yapıymış ya paralel...
Daha çok dinlersiniz, amanın yalel, yalel!
Haydi için kaldırın buz kesecek çayınız...
Bir sabah erken kalktım, loştu lambayı yaktım!
Tuhaf sesler duyunca, açtım camları baktım...
Biri bağırıp durur, sesten çıldıracaktım!
Dediler bu konuşan, en başkan adayınız...
Hiç bir şey kaçırmayın, çok iyi kulak verin!
Neresiymiş bilelim, kulağı varmış yerin!
Öğrenmek kolay değil, bu konu hayli derin;
Olsun, öğrenirsiniz, önce gitsin oyunuz...
Ne yapmışsa hep onlar, var ya uzanan bir el!
Kaf dağının ardından, estiriyor soğuk yel...
Amma da uzun boyu, her tarafta paralel!
Aldınız ölçünüzü, çok uzunmuş boyunuz...
Nasıl da dost idiler, hemi de sarmaş, dolaş!
Bir dershane yüzünden çıktı ya bütün dalaş...
Ortalığı kaldırdı, bitmeyecek bir telaş!
Herkes şaştı, n'oluyor, böyle miydi huyunuz?
Güç gücüne yetene, başlarlar bir ayara!
Biri der, şu kutular içimizde bir yara...
Yapılan haksızlıklar, gelmiyor hiç miyara;
Halktan bir ses yükselir, çok ısındı suyunuz...
Devletin kolu uzun, her yere uzanacak!
İninize girilip, kökünüz kazınacak!
Üstünüzde durmadan, ebabil gezinecek!
Son ferdinize kadar, tükenecek soyunuz...
Gökten üç elma düşer, kapışma sürüyorken
Herkes çamaşırları ortaya seriyorken...
Yandaşlar, kirlileri yıkaya duruyorken;
Merakımız; bu kez de yetecek mi sayınız? .............Devamı haziranda...
Antalya-2015/01
Halil Şakir TaşçıoğluKayıt Tarihi : 4.1.2015 11:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!