(o meshûr ülkede kapkara bi taş varmış; / ki esved-î bir kehribar... / ve fakat o taş nerdedir, nasıldır, filhakika var mıdır, yoksa yalnızca bir söylence olup, aslında yok mudur; kimse bilmezmiş.../ rivayete göre, taşın bulunduğu şehrin sokaklarını arşınlayanlar, eğer (hasb el kader) bu taşa basarlarsa bi daha hiç kopamazlarmış bu kentten ya da (velev ki giderlerse de) ne yapar, ne eder tekrar buraya geri gelirlermiş... / aslında, bu şehre gelen her kes bu büyülü hacer’in peşindeymiş; / / ve bu taşa, yaşlı destancılar, dengbejler, trubadorlar 'âşk' derlermiş...)
Acılarını türküleyip kendini yağ,
Yağmuruna hasret, çöl oluyorum...
Soyguncu soysun da, vurguncu vursun
Sen ana karnında boşa durursun
Doksan günde çık gel, dokuz ay dursun
Doğmaya gayret et, doğmaya bebek
Sonra geç kalırsın yağmaya bebek.
Devamını Oku
Sen ana karnında boşa durursun
Doksan günde çık gel, dokuz ay dursun
Doğmaya gayret et, doğmaya bebek
Sonra geç kalırsın yağmaya bebek.



