(yoksulun hâkir sofrasına bolluksun; ki dünyanın garib-î gurébası ömrünce taam'eylese eksilmez bereketin, /açı-açığı, şefaâtiyle saran bahr û dérya, / hastayı-gamlıyı, yek nefesiyle ihyâ edensin, / öyle uludur ki gövden; bin kervan yıllarca gölgen altından geçse, sâye'si hiç bitmeyen sidre-i münteha suretisin. /bir yoksul derviş'im. / bezm û nûş'iylerim hayâlinle; /ey! sevgili; /bir sen var ki bende, benden içre; / kitab-ı kutsalım, /dinim, imânım; ibadetimsin.)
tanrılardan ateşi çal diyorsun...
perdeleri örtük pencerene,
Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.
Nice revnaklı şehirler görünür dünyada,
Devamını Oku
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.
Nice revnaklı şehirler görünür dünyada,


