000002 Yetmez mi?

Yetmez mi?

Bu ülkede doğruluk, asla prim yapmıyor!
Şimdi hüner; “yalanı tığ üstünde durutmak…”
Para varken Allah’a, hoca bile tapmıyor!
Doğru mu hiç hep saman altından su yürütmek!

Malın yoksa hükmün yok, bütün çabalar boşa!
Paran çoksa hiç korkma, her dem gelirsin başa…
Ah para sen neymişsin, tanrı mısın sen hâşâ?
Yoksula reva imiş cahil ömrü çürütmek!

Yalan, dolan bir yere gelebilirsin ama…
Kimse uğramıyor bak, o en yüksek makama!
Aç şu bendin önünü, çer çöp ile tıkama!
Sonra daha zor olur eller ile kürütmek…

Memleket idaresi hiç kolay değil öyle;
Arkanda bin figüran, nasılsın doğru söyle?
Polis, molis bir süre götürseler de böyle…
Doğru mu bir milleti hep yüzüstü sürütmek?

Yalandan tespih yapıp, kaytan ipliğe dizip;
Şahsi emeller için masum milleti ezip…
Fakirin, fukaranın başı üstünde gezip;
Doğru mudur karşıdan alay edip sırıtmak?

Bazen gurur hapseder şahsı kendi kendine…
Biri gelir bir kapak koyar kendi bendine!
Rastlamak mümkün değil mevcudun menendine!
İş mi sanki üstüne üstlük bir de kırıtmak?

Yetmez mi aklımızla alay etmeleriniz?
Bakın hep polis olmuş yeni yetmeleriniz!
Herkes ötekileşti, hak mı itmeleriniz?
Tüm gözler sırılsıklam, kolay değil kurutmak…

Antalya-2015/05