Sana bir şey söyleyim mi birader?
Biz küçükken pek çalışkan değildik...
On yaşında kursa gittik beraber;
Sanıyorum ağaç yaşken eğildik...
Et hocaya, kemik bize aktimiz...
Her senede dört ay geçti vaktimiz!
Meteliksiz gezdik, yoktu naktimiz;
Başımız hep, cepler boşken eğildik...
Bir fidandık, hafızlığa başladık...
Dört haftada, falakayı beşledik!
Liradaki Atatürk'ü taşladık;
Sırtlarımız sanki taşken eğildik...
Yerleşmişti artık kente obamız...
Gürül, gürül yanıyordu sobamız!
Çok genç yaşta göçtü gitti babamız;
Gözlerimiz dolu yaşken eğildik...
Ne hayaller kuruyorduk atiye...
Nasıl benziyorduk harabat/iye!
Düşünceler hepten mahsus zatiye;
Hayatımız henüz düşken eğildik...
Çok çalıştık, gece gündüz yürüdük!
Ömrümüzü zor yollarda sürüdük!
Belki biraz erken vakit çürüdük;
Tabanımız dolu şişken eğildik...
Zaman geçti, her şey girdi rayına...
İki bin de bastık esas mayına!
Hazan erdi, girdik eylül ayına;
Annem uçtu, el bomboşken eğildik...
Antalya-2016/02
Halil Şakir TaşçıoğluKayıt Tarihi : 5.2.2016 15:04:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!