00 Asuman’a Postsorgulama

Ahmet Yozgat
2011

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

00 Asuman’a Postsorgulama

Bir Gizem Anıydı Yaşadıklarımız

1/:
Yahu Asuman,
Bir firavun leşini saran uzun ibrişim kolanlar,
Yalanlar dizili tespih tespihe Menfis tarihinde peş peşe,
Kimi güneşe, kimi yıldıza tapınan astralyan ehli,
Ve reçine banyosunu seven ehram fareleri,
Yaveleri kara sakız reçine ve gat-ı yemen'di..
Ve ardı sıra keten kumaştan mumya bezleri...
Bizleri beklerken piramit mezbahalarında,
Ahında bir yar acısıyla çıka geldi bir albız,
Terkisinde bir İskenderiyyeli kız,
Yıldız yıldız lisanıyla adımı ırlamada...
Kahire pazarlarında bir üryan sudanlı, bahri zamanda...
Çıngı misal salmış avazeyi çöl akşamlarına...
“Haydi ver artık! ” diyordu ya uzatıp ellerini
Yaşanmamış yıllarını isteyerek Şah Tutankamon.
Cengaverin biri de dönerek Nil'e ardını: “Alabilirsin.” diyordu ya
Kuyucu Mezemorta Paşanın uzattığı Peleponnes’i,
Neydi işin aslı Alah aşkına? ...
Bir gizem anıydı yaşadıklarımız, belli ki,
Yazdıklarımız ise yaşadıklarımızın yanında bir hiçti...
Bir piçti şiirlerin ayağını gıdıklayan muzip...
İpil ipil yanar kalbimde Süreyyanın kandili,
Eli fildişinden yontu bir dilberdi beni çalan Hicaz'dan...
Bir üflemeli sazdan uğundu şiir...
Bir bir okudu aşkın astro fizik yangınını...
***
Yahu Asuman,
Bense neden “doldur bir sultan aşkı! ” deyip,
Sarhoşluğun kolaycılığına kaçıyordum...
Şu yanımdaki kimdi mesela?
Yaşlı elamlı çoban eliyle benim genç elimi buruşturuyordu,
Neden anlamıyordum Hamurabi kanunlarını? ...
Ardından ben bir köpek gibi içiyordum bütün yaralarımı.
“Ölüm sarhoşu! ” diye bağırıyordu postalı kabaralı bir cani,
Suratı dokuz yerinden benliydi...
2/:
Ve bir yaşlı Hibor çağı tetikçisi,
Sol elimin başparmağını çekiyordu.
Sıkışık gözkapaklarımın açıldığını hissediyordum o an.
Yahu Asuman,
Bu rahatlatıyordu beni neden? ...
3/:
Andromedealı şairin biri: “Gündoğusuna bak,” diyordu.
Ben bir dize daha kaydediyordum Karacoğlan cöngüne.
Sonra bilmem kaçıncı Lui’nin sarayının içindeki,
Hazine odasının envanterine kayıtlı olan,
Gümüş zincirli akik kolyenin üzerine vuran,
Jüpiter ışığının garip ve heyecan verici bir gizemle yansıyarak,
Portekiz’den aşağıya doğru süzüldüğünü görüyordum.
Kafam ve kısrağımın kumanda paneli iyice karışıyordu.
***
Yahu Asuman, neden?
Uranuslu diktatör ise şimdilik kımız içiyordu,
Oysa onun bağımlılığı motorin ve egzos gazı deği miydi? ...
Ve zamandan süzülen savaşının artakalan acılarını tabii ki.
Uranusluya ve meclisteki dostlarına,
Bir zamanların kozmonotları içki sunuyorlardı,
Savaş kaçkını lord karalamalarına türkü yakıyordu astronotlar.
Cengaverin birinin umurunda değildi lodluk mordluk,
Onun merakı sendin Asuman,
Bu yüzden ağzına bakması ondandı...

Ahmet Yozgat
Kayıt Tarihi : 20.4.2006 14:56:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ahmet Yozgat