Hayvan Öyküleri
1/HECİN DEVESİ
Dört tane hecin devesiyle
Don Pedro d’Alfaroubeira
Dolaştı dünyayı, hayranlıkla.
Yaptığını yapardım bende
Sahip olsaydım dört hecin’e.
2/SAZAN BALIĞI
Göllerinizde, havuzlarınızda,
Sazanlar, ne de uzun yaşarsınız!
Yeni Soy
Ruhu,çürük diş gibi sökmesinden ötürü;
Memeli hayvan soyu şimdiki insan türü...
1976
Menenjit
Yorulur bazı soruların soru işaretleri
takılırken kancalarına
terkedilmiş hayatların bedeli
Ertelenmiş cinayetlere katil yetişmez
kimse göstermez bir başkasına
kullandığı son cinayet aletini
hiçbir hayvan teslim almaz kendini
Aşksızlara Verme Öğüt
Aşksızlara verme öğüt,
Öğüdünden alır değil.
Aşksız kişi hayvan olur,
Hayvan öğüt bilir değil.
Eksik olman ehillerden,
Kaça görün cahillerden.
Tanrı bîzar bahîlerden,
Bahîl dîdâr görür değil.
Adem Oğlu
Miskin Adem oğlanı,nefse zebun olmuşdur
Hayvan canavar gibi,otlamağa kalmıştır
Hergiz ölümün sanmaz,ölesi günin anmaz
Bu dünyadan usanmaz,gaflet önin almışdur
Oğlanlar öğüt almaz,yiğitler tevbe kılmaz
Kocalar taat kılmaz,sarp rüzgar olmuştur
Beğler azdı yolundan,bilmez yoksul halinden
Fantiri Fitton
Akşam üzeri balkona kuruldumuydu,
Bacak bacak üstüne atıp cıgarayı da yaktımıydı,
Şeytan diyor git saçlarını dola eline,
Bir sille bir tarafına, bir sille öteki tarafına.
Piyango vurduysa vurdu,
Kelleyi kulağı düzdünüzse düzdünüz,
A şırfıntı cakan kime.
Ama olmuyor işte, Zeynep Hanımın hatırı var.
Baksın Fatma'ya, baksın Muazzez'e,
Reci yollarında kırılıyor zavallılar.
Yuvarlağın Köşeleri-Konumuz Düşünmek-Etika-Birinci Bölüm-98
KONUMUZ DÜŞÜNMEK-ETİKA-98
Şu hayvan o kadar vahşî ki.. Onun üstesinden ancak insan gelebilir.
Yuvarlağın Köşeleri-Sevgi İle Sevgiye Karşı-Etika-Birinci Bölüm-129
SEVGİ İLE SEVGİYE KARŞI-ETİKA-129
Aşkın sana doga gereğince verildiğini sanma.... Sen hayvan değilsin.
Doganın sana aşk gereğince verildiğini sanma... Sen hayvan değilsin.
Doga ölümde, insan aşkda uludur.
Aşka Dair
Öyle sofralar gördüm ki
İnsan kasları vardı tabaklarda
O eğik gövdeler önünde yalnızlık
Her şeyi birbirinden uzağa çarpıyordu
Bir kadın
Bir erkek
Gizlice soluyordu
Bir erkek av arkadaşından
Ayna
Ve gözüm eşyamda değil
Yoruldum maddemden
Ta ki dünya bitti
Köşk kurdum sakin oldum
Dehlizsiz ve tabakasız
Kör bir hayvan gibi
Rızkına etiyle yanaşan
Karanlık birevDir gövdem
Çekilmez Bir Adam...
Çekilmez bir adam oldum yine
Uykusuz, aksi, lanet
Bir bakıyorsun ki ana avrat söver gibi
Azgın bir hayvan döver gibi
O gün çalışıyorum
Sonra birde bakıyorsun ki
Ağzımda sönük bir cigara gibi tembel bir türkü
Sabahtan akşama kadar sırt üstü yatıyorum ertesi gün
Ve beni çileden çıkarıyor büsbütün
Kendime karşı duyduğum nefret ve merhamet
Yarab Bu Ne Derttir
Yarab bu ne derttir derman bulunmaz
Yar bu ne yaradır merhem bulunmaz
Benim garip gönlüm aşktan usanmaz
Varıp yare gider hiç geri dönmez..
Aşık olan gönül aşktan usanmaz
Ahiret korkusun bir pula saymaz
Aşk pazarıdır bu canlar satılır
satarsın bu canı hiç kimse almaz..
(dönüpte bakmaz)
Arife Tarif
Öyle bi aş olsun ki derim...
'Biraz taş biraz hayvan biraz düş'
Ve göğe aşırdığım kuş
Denizin mor bostanından
Süngerim al soğanım
Soluğumdan açan lale
Mutluluğa geleceğe
Yeter ki bir döşün olsun kocaman
Mürde Cânım İltifâtundan Bulur Her Dem Hayât
Gazel
Mürde cânım iltifâtundan bulur her dem hayât
Ölürem ger kılmasan her dem mana bir iltifât
Yaza bilmez leblerün vasfın temâm-ı ömrde
Âb-ı Hayvân verse kilk-i Hızr'a zulmetden devât
Men fakîrem sen ganî vergil zekât-ı hüsn kim
Şer' içinde hem manadur hem sana vâcib zekât
Tek Başına
Ölürken çocuklarımı unuttum
Küçük deniz kirpikleriyle sabah
Denedim bütün sabahları.
Sana sürgünümün şarabını bıraktım al
Mumlarını güzelliğin ve hiçliğin
Bir de kaygumun soluk ellerini.
Denedim bütün ölümleri
Ama görmedim büyülü ağaç
Daha Ben
Daha ben ilk kazmayı vurmadan
Elime gelen Karabitki'li testi,
Nefertiti'nin mutfağı sayılan yerde
Koyu sır yeni hicret yollarını kesti.
Terimler eşekarıları sözcüklerin,
Acımasızdırlar, adsız ve sueldirler,
Önlerine katarak insan ve hayvan listelerini
Sabah akşam kapınızın önünden geçirirler.
Yaralı Hayvanlar
ağır ölümlerdik hızın kanatlarında
sadece korkuydu bizi besleyen
ateşin ağzında yaşıyorduk gövdeyi
teni adımlıyorduk ateşin küllerinde
geceden sonrayı hiç bilmiyorduk
unutmuştuk nasıl sevdiğimizi
yaralı hayvanlardı aşklarımız da
yaralı hayvanlardık aşklarımızda
Bırak Beni Konuşayım
Bende bir insan oğluyum
Bırak beni konuşayım
Bir başım bir beynim vardır
Bırak beni konuşayım
Düşüneyim, danışayım
Beni öldürüp ağlama
Böyle bulanıp çağlama
Yazık kolumu bağlama
Bırak beni konuşayım
Yolcu
Bir anadan dünyaya gelen yolcu
Görünce dünyayı gönül verdin mi?
Kimi büyük kimi böcek kimi kul
Merak edip hiçbirini sordun mu?
İnsan ölür ama ruhu ölmez
Bunca mahlukat var hiçbiri gülmez
Cehennem azabı zordur çekilmez
Azap çeken hayvanları gördün mü?
Değişim
Ince uzun bir hayvan, carpiyor carpiyor
carpiyordu kendini taslara, canimi sikiliyor
canmi cekisiyordu yoksa? yok efendim dedi
yanimdaki adam, gömlek degistiriyor yilan
bu hallerden anlariz dedi azcok, bizde sinif
degistirmisdik bir zaman