1 Ekim 1945

Dağın üstünde:
akşam güneşiyle yüklü olan bir bulut var dağın üstünde.
Bugün de:
sensiz, yani yarı yarıya dünyasız geçti bugün de.
Birazdan açar
kırmızı kırmızı:
gecesefaları birazdan açar kırmızı kırmızı.
Taşır havamızda sessiz, cesur kanatlar

vatandan ayrılığa benzeyen ayrılığımızı..

27 Ekim 1945

Bir elmanın yarısı biz
yarısı bu koskoca dünya.
Bir elmanın yarısı biz
yarısı insanlarımız.
Bir elmenın yarısı sen
yarısı ben
ikimiz......

18 Ekim 1945

Kale kapısıdan çıkarken ölümle buluşmak üzre,
son defa dönüp baktığımızda şehre,
sevgilim, şu sözleri söyleyebileceğiz:
"- Pek de öyle güldürmedinse de yüzümüzü,
çalıştık gücümüzün yettiği kadar
seni bahtiyar
kılalım diye.
Devam ediyor bahtiyarlığa doğru gidişin,
devam ediyor hayat.
İçimiz rahat,

31 Ekim 1964

Suç kanıtı karanfiller beyazdı
Savcı söyledi yazıcı yazdı

Kanlı bir gömlek değildi
Tüfek tabanca bıçak
Karanfildiler

Karanfildiler hem de beyaz
Alındılar durdukları yerden
Açık alandan güneşten

29 Ekim

Bu sabah içimde bir tazelik var,
Bu seher, bu camdan giren gündüz, ben!
Sokaktan yükselen şu şen naralar,
Bu camdan bakınan, bu gülen yüz ben!

Nerede o dünkü ateşli nabız,
Nerede yastıkta kıvranan başım?
Bu sabah içimde çelikten bir hız,
Bu sabah en mutlu, en şen yurttaşım.

29 Ekim

Cumhuriyet Bayramı,
Geldi bize ne mutlu!
Bayraklarla donattık,
Güzel okulumuzu.

Sokaklarda evlerde,
Al bayrak dalgalanır.
Onun o al rengini,
Bütün bir dünya tanır.

Aman Dikkat!

Haramsız mal azaldı, haramzade çoğaldı
Bu çağda helâl yemek büyük cesaret ister
İnsanı sıfatıyla anmak geride kaldı
Domuza domuz demek büyük cesaret ister..

29 Ekim 2005

Cahil

Âlim derler, bakarsın sözü kelâmı cahil
Yazar derler, yazar da.. özü kalemli cahil
Diplomayla, unvanla kazanmış cehaleti
Gidip aynaya bakmaz, sayar âlemi cahil..

18 Ekim 2005/Vakit

Esas Tehdit

Dert değil kuş gribi, gam değil kuş virüsü
Esas birinci tehdit Buş oğlu Buş virüsü!
Yerden, gökten, denizden vuruyor ülkeleri
Bertaraf edilmeli saldırgan puşt virüsü!

16 Ekim 2005/Vakit

Atatürk Şiiri...29 Ekim Ve Ata''mıza Dönülmez Sözler...

Bu gün 29 Ekim,tarlalara tohumlar Türk bağrına Cumhuriyet tohumları yüzümüze gülüşler ekildiği gün.

Hiç bir zaman kurumayan laiklik,demokrasi gibi meyveleri verecek ve bu meyvelerin tadına doyum olamayacağı bir ekim; 29 EKİM. Her karış toprağı kanla sulanarak aç susuz kalarak,bile bile tek amaç taşınan ve bu uğurda nice canlar verilen bu yurdun kurtulması şartı olan Cumhuriyetin tohumlarının ekildiği 29 Ekim.....

Ey ulu Atatürk,

Bizler bu bilinçle yurdumuzun ve Cumhuriyetimizin yılmaz ve yıkılmaz bekçileri olacağız..Gökteki daim dalgalanan al bayrağımızdaki ay ve yıldızı yansıtan kanlar gibi coşkun bir memleket ve Cumhuriyet sevdalısı, damarımızdaki kanlar ne durum olursa olsun kudretimiz olacaktır...

Ekim Geldi Geçiyor

hava serin kapalı
ekim geldi geçiyor
dağlar pamuk tepeli
ekim geldi geçiyor

'hadi gari'güzelim
çarşı pazar gezelim
ağaç dökmüş gazelim
ekim geldi geçiyor

Ekim

Aylardan Ekim, dışarda kar ve kömür kokusu birbirine karışmış sızdı penceremden içeri.
Aylardan ekim, zamanı gelmiş ekiyorum ayrılıkları birbiri üstüne.
Aylardan Ekim veda havası olsa gerek sert ve soğuk.

''Şiir Ve Öykü''

ekim 2009 içi görünen şiirler ve öykü kitabım sardunya kırıldıkça
ekim 2011 EN GÜZEL GÜN İÇİN (ŞİİR)

Sensizlik

Kalemimi elime aldım,
Silgi de kullandım tabii…
Defterimi açtım;
Öğretmenimi yazdım
Bugün ayın kaçı bilmiyorum;
Her gün aynı benim için…
1 Ekim 2008 = sensizlik
2 Ekim 2008 = sensizlik
3 Ekim 2008 = sensizlik
4 Ekim 2008 = yine sensizlik

29 Ekim Bayramdır Bugün

Dalgalan göklerde şanlı bayrağım
Yirmi dokuz Ekim bayramdır bugün
Şehitlerle harman olan toprağım
Yirmi dokuz Ekim bayramdır bugün.

Türkiye’nin toprağında taşında
Önce Vatan yazar sınır başında
Cumhuriyet şimdi yeni yaşında
Yirmi dokuz Ekim bayramdır bugün.

Dört Ekim

On beş ocak söndü
Dört ekim sabahı
Yirmi üç köpek öldü
Dört ekim sabahı

Kudurdular azdılar
Tadımızı bozdular
Ciğerimizi yaktılar
Dört ekim sabahı

29 Ekim

Yıl 1923’ ün 29 Ekimin’ de,
Toplandı vekiller Büyük Millet Meclisin’ de,
Cumhuriyet ilan edilecekti, Atamızın sözünde,
Milletimize hürriyetini verecekti 29 Ekim’ de.

O günün önemi çok büyüktü meclisimizde,
Coşku ve sevinç vardı, halkımızın gönlünde,
Cumhuriyetin ilanı kesinleşti neticede,
Bunu sevinçle gururla kutladılar 29 Ekim’ de.

Van Ağladı Ben Ağladı

Bir gece yarısı geldi deprem,
Eşimi, çocuklarımı aldı deprem
Kıyamet mi kopacak tı, bilmem
23 Ekim de Van ağladı, ben ağladı

Kızımın çeyizleri sandıkta kaldı,
Aşağı,yukarı, sağa sola savruldu
Gelinlik giyecekti kefene sarıldı
23 Ekim de Van ağladı, ben ağladı

Cumhuriyet

Ülkem işgal edilmiş kan ağlıyordu millet
Yirmidokuz ekim de kuruldu Cumhuriyet
Ulu önder Atatürk dedi bitsin bu zillet
Yirmidokuz ekim de Kuruldu Cumhuriyet
***
Bir arayış için de vatan kan ağlıyordu
Atam bir çözüm için çareler arıyordu
Ülkemi baştan başa dolaşıp duruyordu
Yirmidokuz ekim de Kuruldu Cumhuriyet
***

Ekim Rüzgarları

Ekim Rüzgarları

Savurdum gitti hüzünleri ekim rüzgarlarıyla
Mutluluklara açtım gönül kapımı ağlamak yok bir daha
Şimdi güleceğim ardımda bıraktığım göz yaşlarıma

Haydi ekim rüzgarları ortak ol mutluluğumuza
Al önüne götür bizi ben sessiz çığlıkların kadınını
Birde türkü yüreklimi at dağlarım yamacına