19 Yaşım
Benim ilk çocuğum, ilk hocam, ilk yoldaşım
19 yaşım
Sana anam gibi hürmet ediyorum
edeceğim
Senin ilk arşınladığın yoldan gidiyorum
gideceğim
Benim ilk çocuğum, ilk hocam, ilk yoldaşım
19 yaşım
*
Çok uzaklarda yuvarlanıyor başım
19 Nolu Rubai
Temizdir benim aşkım, sudan berraktır
Bu aşk oyunu bana helâldir, haktır
Hep şekil değiştirir ellerin aşkı,
Şu aşkımda en küçük fark bile yoktur!
(Hayyam'ın Türkçe Yüzü-Türkçe Yeniden Yazan-Yalçın Aydın Ayçiçek-Can Yayınları)
Hasan''a Mektup - 19
Anladım be Hasan sende de iş yok
Bir şey düşünmezsin ekmekten gayrı.
Allah sonumuzu hayır getirsin
Güvencim kalmadı felekten gayrı.
Ne yapsalar hemen unutuyorsun
Hülyalarla gönül avutuyorsun
Rahatı, davadan yeğ tutuyorsun
Yoldaşın bulunmaz eşekten gayrı.
19 Nolu Sone
Yalnızca benden kaçma yeter
Boş sözler de etsen duymak istiyorum seni
Sağır olsan gönlüm sözlerini ister
Dilsiz olsan gördüğünü.
Kör olsam, seni görmek isterdim
Sen yanımda yol gösterici oldun
Uzun yolun daha yarısı bile aşılmadı
Bir düşün içinde yaşadığımız karanlığı
Kar Suyu Sızmakta
can çekişen aşkları da vurmalı
vurmalı ' sıradan bir intihar ' süsü vermeli
18-19 Mayıs 1982 Bursa
eski fotoğraflarda bıraktığım bir yuvarlanışım vardı
kurumuş eğreltilerden yazla gölgelenmiş ellerine
uzun bir kış yaşadım, yaşlı çizgiler yakıştırdım alnıma
kaşım kirpiğim geçilmez oldu kırağılardan
Dağ Başını Duman Almış
"Dağ başını duman almış
Gümüş dere durmaz akar..."
Türkeli'ne kâfir dolmuş
Dadaş ağlar, uşak ağlar, er ağlar!
Efkâr efkâr üstüne basmış da Mustafa'yı,
Küsüvermiş ne varsa düşmanına, dostuna
Sürüvermiş takayı bir kâbus diyarından...
Ayrılık bir şey değil çekilir dostum, amma
Vatan mahzun bir yandan...
Samsun'un kıyıları dalgalarla hareli,
Bana Türkçe Bir Ekmek Ver Mayıs Ayı Hayatımız Gibiydi
Mayıs, benim için öfke ve direniş ayıdır. Mayıs, benim için hüzün ve yenilgidir.
Mayıs ayı bitmez. Tam bitecekken yine gelir ve kendisini hatırlatır...
Mayıs ayı, eve geldiği ürpertici bir gecede, bizim çocukları astılar, diye kesik kesik ağlayan babamdır...
Bu ülkenin onuru, masumiyeti, direnişi, temiz kalmış son çocukları asılmıştır mayıs ayında, ama mayısın hıncı ve kurbanları bitmemiştir yine de...
Mayıs ayı, Almanya’nın Köln şehrinde bana sonsuz bir hasretle sarılıp, sen İstanbul kokuyorsun, diyen Atilla Keskin’dir en çok... Çünkü, mayısın bütün öfkesi, direnişi, hüznü, yenilgisi, bitmeyen istekleri ve son kurbanı onda toplanmıştır...
Nerdesin
La-mekanlarda mısın, nerdesin, ey gaib ilah?
Dönerim enfüsü, afakı ezelden beridir.
Serpilip kubbene donmuş, o ışık damlaları,
Seni, yer yer arayan yaşlarımın izleridir!
Hilvan, 19 Teşrînisânî 1348
(19 Kasım 1932)
Mahkumiyetleri
21.12.1943 - 22.12.1943
(1 gün) Bir Günlük Hapis: Askerken (16.1.1943 - 16.4.1943 / Erzurum) siyasî bir yazı kaleme aldığı için disiplin cezası mahiyetinde verilen 1 günlük hafif hapsin infazı... (1)
9.6.1947 - 5.8.1947
(1 ay, 27 gün) 'Türklüğe Hakaret Davası'nın Tutukluluk Devri: Necip Fazıl, Büyük Doğu Mecmuası'nın 30 Mayıs 1947 tarihli 65'inci sayısında, Rıza Tevfik'e ait 'Sultan Abdülhamîd'in Ruhaniyetinden İstimdat' başlıklı bir manzume yayınlamıştır. Herhangi bir özel isme yer verilmediği halde şiirin mecmuada neşri bazı zümreler tarafından Atatürk'e hakaret kabul edilmiş ve iktidar partisi tarafından Büyük Doğu aleyhine İstanbul ve diğer bazı vilayetlerde nümayişler tertiplenmeye çalışılmıştır.(2) O tarihte ilgili bir kanun maddesi bulunmadığı için de, 'Padişahlık Propagandası Yapmak - Türklüğe ve Türk Milletine Hakaret'ten, mecmuanın sahibi görünen zevcesi F. Neslihan hanım ile beraber Necip Fazıl hakkında takibata başlanmıştır.
Renkli 19 Mayıs
Ak 19 Mayıs ak
Mustafa Kemal Samsuna çıkacak.
Al 19 Mayıs al
Sivasta Mustafa Kemal...
Yeşil 19 Mayıs yeşil
Çimenlerde çocuklar oynaşır.
Mavi 19 Mayıs mavi
Ordular hedefimiz uygarlık, ileri.
Mor 19 Mayıs mor
Bir Güneş Doğdu Samsun''dan..
Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki önemli olaylardan biri, 19 Mayıs 1919 tarihinde Atatürk’ün Samsun’a ayak basışıdır. Türk Milleti Birinci Dünya Savaşı sonrasında kötüleşen koşullar içinde kurtuluş çareleri ararken Mustafa Kemal Atatürk Bandırma Vapuruyla İstanbul’dan yola çıkarak 19 Mayıs 1919 günü Samsun’a bir güneş gibi doğdu ve Kurtuluş Savaşının başlangıcına imzasını atan bir dizi toplantıları başlatarak Türk milletini Cumhuriyetimizin kuruluşuna giden yolda emin adımlarla, onur, cesaret, birlik-beraberlik ruhuyla yürümelerinin, hep bir birlikte mücadele etme gücünü kendilerinde bulmalarının yolunu açarak zorlu bir mücadeleye hazırlanmalarını sağladı. Onun içindir ki; Atatürk’ün Samsun’a ayak basması “Kurtuluş Savaşı’mızda çok büyük bir anlam ve öneme sahiptir. Dolayısıyla Atatürk’ün 16-19 Mayıs 1919’da İstanbul’dan başlayan yolculuğu, Zafer’le sona eren Kurtuluş Dönemini simgeler.
19 Mayıs''ı Anlayabilmek
Müttefik devletler yenilince, Osmanlı devleti de yenik sayıldı. Mondros mütakeresi ile ülkemiz itilaf devletleri tarafından işgal edildi. Buna göre Fransızlar Adana ve Hatay'a; İngilizler Urfa, Mardin ve Merzifon'a; İtalyanlar Antalya'ya yerleştiler. 15 Mayıs 1919 günü Yunanlılar İzmir'e girdi. Böylece yurdumuz paylaşıldı. Ordularımız dağıtıldı, İstanbul Boğazı düşman gemileri ile doldu. Bu işgallere karşı çeşitli kurtuluş çareleri arandı.
Kimisi Amerika mandasına girelim. Kimisi İngiliz himayesine girelim, kimisi ise bölgesel kurtuluş çareleri arayalım düşüncesine girdiler. M. Kemal Atatürk bunların hiçbirini itibar etmeyerek “ YA İSTİKLAL YA ÖLÜM” düstur'unu örnek alarak tam bağımsızlık parolasını hedef olarak gösterdi.
Ancak; bu amaca ulaşmak için millet iradesine gerek vardı. İstanbul hükümeti, İngilizlerin baskısı altındaydı ve ülkenin işgali karşısında kayıtsız kalmaktaydı. Mustafa Kemal 19 Mayıs 1919 da Samsuna 9. Ordu müfettişi olarak gönderildiğinde ona verilen görev; Samsun ve havalisinde işgal kuvvetlerine karşı direnenlerin ayaklandırmalarını bastırmaktı.
M. Kemal Samsun'a vardığında, gerçek hedefini uygulamaya koydu. İşgalcilere karşı nümayişler düzenletti. Protestolar yaptırdı. Toplantılar yaptı. Osmanlı hükümeti onu görevden aldı. Ama o Erzurum, Sivas kongrelerini yaparak kurtuluş mücadelesini başlatmıştı bile. Artık savaş dönemi vardı. 1. İnönü 2. İnönü, Sakarya, Dumlupınar, B. Taarruz, Başkomutanlık meydan savaşı gibi savaşlarla düşmanı yurttan attı. Daha sonra TBMM'sini açtı. Cumhuriyeti ilan etti. M.Kemal Bu yüzden 19 Mayısı kedisinin Doğum günü olarak kabul eder.
Türkiye Cumhuriyeti'nin doğum Günü olan 19 Mayıs ile aynı güne denk gelmesi manidardır. Bağımsızlığa giden yolun başlangıcı olan 19 Mayıs, 1981 den beri Milli Egemenlik Gençlik Ve Spor Bayramı olarak kutlanmaktadır. 19 Mayıs, Milli Egemenlik Bayramıdır. Çünkü milletin iradesi ve gücüyle Egemenliğe, bağımsızlığa M.Kemal önderliğinde kavuşmuştur.
M.Kemal, milletine en güzel rejimi, halkın kendi kendisini yönetmesini Uygun görmüştür. 19 Mayıs, Gençlik Ve Spor Bayramıdır. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti'nin Geleceği gençlerin elindedir. Gençliğin cumhuriyeti ayakta Tutabilmesi için zinde, çevik ve ahlaklı olması gerekir. Bu yüzden Atatürk, Türk gençliğine büyük önem vermiştir.
Bugün 19 Mayıs bütün milletçe bağımsızlığımızın tadını çıkarırken, Neden bugünün bayram olduğunu lütfen hatırlayıp yaşatalım. Yapılan mücadelelerin değerini bilerek, ülkemizi bir adım daha ileri götürmek için gereken her türlü fedakârlığı yapalım.
Türk Milletinin Milli egemenlik, gençlik ve spor bayramı kutlu olsun
19 Mayıs
Türk Devleti’nin fiili kuruluşu
Türkiye Cumhuriyeti’nin başlangıcı
Çağdaş ve uygarlığın ilk yolu
19 Mayıs, bağımsızlık bayramı
Esaretten kurtuluşun şahlandığı
Milli Mücadelenin başlangıcı
Alın yazısının yeniden yazıldığı
19 Mayıs, Kuvayi Milliyenin bayramı
19 Mayıs
Yurdum; Mondros’la yok edilirken,
Sevr ile düşmanca pay edilirken,
İzmir, İstanbul… Üzüntüyle inlerken,
Bir güneştir yurduma 19 Mayıs!
19 Mayıs’a hep karşı çıktılar,
Atatürk’ü sinsi sinsi yıktılar,
Bağımsızlığın özüne sıktılar,
Bir güneştir yurduma 19 Mayıs!
19 Mayıs Meşelesi Yanıyor
Samsun ulu önder atatürk
Bağımsızlık özgürlük lahiklige yürüdü
19 mayıs 1919 da samsunda yakıldı
Özgürlügün meşalesi yurdumuzda kutlandı
Atam türk milletini ve gençlige armaganı
19 mayıs 1919 gençlik spor bayramı
Yurdumun hert yerinde bayramı kutlandı
İstambuldan ankaradan izmirden denizliden
Aydından edirneden karstan şırnaktan muştan
Türkiyemin güzel vatanımın her yerinde kutlandı
Öteki 19 Mayıs Çok Üzücü
ÖTEKİ 19 MAYIS ÇOK ÜZÜCÜ
Kimi sıradan, kimi üzücü, kimi sevinçli…
Bu millet çok 19 Mayıslar yaşamıştır. En son 19 Mayıs Mustafa Kemal Paşa’nın Anadolu’ya geçip Kurtuluş Savaşı’nı başlattığı gün. Elbette sevinç günümüz ve bayram olarak kutluyoruz.
Ama öyle bir 19 Mayıs var ki, bu günkü sevincimizin negatif simetrisi kadar üzücü bir gün. Gelin sizi Çanakkale Savaşlarında yaşanmış olan 19 Mayıs 1915 gününe götüreyim.
O günden takribi bir hafta önce Çanakkale Cephesindeki vaziyet kabaca şudur:
Yeniden Şahlanmıştır-19 Mayıs Ruhu Birliği Pekiştirdik-Atatürk Oldu Uhu
Samsun’a çıktığında-Atatürk’üm Önderim
Ümitsiz perişan halk-öğrendiler Lider kim
Ona şöyle dediler-ne yapacaksın şimdi
Ben ordu kuracağım-derhal toplanın dedi
Yeniden şahlanmıştır-19 Mayıs ruhu
Birliği pekiştirdik-Atatürk oldu uhu
Asker ve cephanemiz-hani silah nerede
Elbet bulunur dedi-biliyor anne dede
Sıkıntı ve zorluktan-hiçbir zaman yılmadı
Herkes O’nu anladı-Mustafa Kemal adı
19 Mayıs Türkiye''nin Bu Gün
Bayrak,bayrak kırmızı Türkiye Bu gün. Bize bıraktığın 19 mayıs,
Kurduğun cumhuriyet adım, adım. Atam her Türk 19 mayıs bu gün.
Bize bıraktığın Cumhuriyette senin asilliğine yürüyoruz.Alkış,alkış
Türkiye'nin caddeleri,Al bayrağı taşır onurla gazi. Resmini taşır,
Üniversiteli gençler. Resminden kocaman Türk bayrağı,Türk taşır onurla.
Dilimizde cumhuriyet Marşı, Tarihimiz, onurumuz,asil Cumhuriyetçi
Mustafa kemale Türkiye,nin alkışı. Atam anıt kabir tıklım, tıklım dua
Sana bu gün. Türkiye’nin yüreğinde duasın bu gün. Çanakkale alkışlar
19 Mayıs 1919-2016
19 Mayıs 1919-2010
19 Mayıs 1919 Pazartesi sabahı Samsun’a çıktım…
İşte devrim tarihimiz Atatürk’ ün bu cümlesiyle başlar.
16 Mayıs 1919 akşamı kırık bandırma teknesiyle yola çıkarken, bindiği vapurun batması tehlikesi kendisine söylendiği zaman;
‘İstanbul’da tutuklanmaktan, batıp boğulmayı tercih ederim’, demişti.
Samsun’a hasta ve bitkin bir halde gelmişti. Fakat en küçük bir zaaf göstermeden bir hafta Samsun’da kaldı. Sonra Havza’ya geçti. 26 Mayıs’ ta, yani ertesi günü Damat Ferit İstanbul’da Türkiye’yi büyük devletlerin mandası altına koymak planını ilan ederken O, Havzalılara;
Bugün 19 Mayıs
Bugün 19 Mayıs,
Mayısın 19 u” diye şiirler yazdığımız
Bir öğrenci önderliğinde hep birlikte
Atatürk’ün “Gençliğe Hitabesi”ni,
Ardından da gençliğin Atamıza cevabını okuduğumuz
Günleri özlüyoruz ulusça.
Bugün 19 Mayıs,
Bayram gururu ve sevinci içinde
Stadyumları doldurup taşırdığımız.