Ansızın kondun avuçlarıma
Sonbahar telaşında yeniden
Rüzgar gibi estirdin kanatlarını
Döktürdün sarı yapraklarımı
Eteklerime
Ve bir ateş üfledin kuru yarelerime
Ne kadar dertliymiş
Bu gece gökyüzü
Bağırıp çağırıp kükredi delice
Bırakmadı hal hatır,
Sayıp durdu neslimize.
Söz kalmadı
Harf bitti
Şiir sustu
...........
Kan konuştu
Nefis coştu
Benim sana değil
Sevdaya aşkım.
Işığa, ümide, sevince, suya,
Aşkım nefese toprağa,
Bir tomurcuğa,
Gülüşüne yavrumun, kahkahasına
Sen soludukça dünyayı
Benim ciğerlerim dolar
Tutma nefesini
Boğuluyorum.
Yürek yanmış köz olmuş,
Sevda pişmiş aş olmuş
Lakin düşmemiş kaşık,
Yalan olmuş düş olmuş.
Gitmiş coşku günleri,
Karışır bazen gönlüm,
Aktan karaya yolçizer.
Döner geriye bazı,
İnce ince iz çizer,
Ah etmişse geçmişte
Deste deste gül çizer.
Usul usul yağarken
geceye
Nazlanıyor siyaha inat
Narin zerrecikleri.
Soğuk aydınlık,
Tül bir dantel işliyor
Gider iken,eğlediler yolumu,
Derer iken,bağladılar kolumu,
Verdiler ateşe,sol yanımı
Ham imişim, pişmem lazım,
Zemzem suyundan içmem lazım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!