METROBÜSTE YEĞENLE BİR FİLM GİBİ – II. PERDE
Yeğen diyor ki:
“Dayı, şu insanlar neden hep camdan dışarı bakıyor?”
Dedim:
“Evladım, herkes kendi yansımasını seyrediyor,
kimse nereye gittiğini bilmiyor,
ama herkesin elinde bir bilet!”
Metrobüs bir gemi gibi,
motorun sesi dua,
şoför kaptan değil —
bir peygamber neredeyse:
“Arkaya ilerleyelim!” diye sesleniyor,
sanki insanlığa vaaz veriyor!
Benim elimde yarım bira,
yeğenin dilinde yarım şarkı,
bir teyze hâlâ bakıyor bize
ama artık utanmıyorum;
çünkü utanmak lüks bu şehirde!
Yeğen soruyor:
“Dayı, aşk nedir?”
Dedim:
“Evladım, aşk,
Kadıköy’de son otobüsü kaçırmak,
ama yine de yürüyerek gitmeye karar vermektir!”
Sonra içimden geçirdim:
Bu şehirde herkes bir film karakteri,
ama kimse yönetmeni tanımıyor.
Sokak lambaları bile sarhoş,
yollar düz, hayat yamuk!
Şoför frene bastı,
bir teyze düştü, bir genç gülümsedi,
ben dedim ki:
“Bak oğlum, bu memlekette düşene değil,
gülene bak —
çünkü o hâlâ yaşıyor demektir.”
Metrobüs durdu.
İndik.
Yağmur yağıyor,
gökyüzü rakıya benziyor.
Yeğen sigarasını yaktı,
“Dayı,” dedi, “bu film mutlu biter mi?”
“Bilmem,” dedim,
“ama biz oynarken güzeldi be çocuk…”
İlban Orkun Karamüftüoğlu
Kayıt Tarihi : 13.11.2025 20:34:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!