Kaderimi kendi ellerimle boğdum,
Kısmetimse zaten hep ölü doğmuş.
Nasibimi aradım herkese sordum,
Tarumar bir bahçede, mezarını gösterdiler.,
23.05.2000-Ankara
Şirinde olmaz uyak.
Uzun yola gitmez ayak.
Şu ay yüze niçin dayak,
Atıyorsun be ademim.
Görmez sende hiçbir bahar,
Issız sahilde seyrederken gecenin sessizliğini,
Yoksun yanımda, hasretinle paylaştım sensizliğimi
Meltem yüzümü okşayarak uyandırırken kaç sabah,
Duydum Güneş'in doğuşunda martılardan binlerce ah.
En tepede Ulu Cami, asırlık çınar,
Yanında saat kulesi her saat çalar.
Pazarında bol desenli kilim halılar,
Ümmü''sü çayda, Yolları yayla, Serenler,
Oynar efem, bu ne güzel diyar yarenler.
Sensizliğe mahkum ettin herşeyi,
Saatim de çalışmıyor duvarda.
İstemiyor gönül artık kimseyi,
Vurmaz oldu yürek bile ard arda.
Sabitlenmiş akrebin rakamı sen.
'Beni bende demen bende değilem,
Bir ben vardır bende benden içeri'
Söğüt dalı değilem, neden eğilem?
Beni eğen canan, candan içeri.
Canda canan değil, tendir yük olan.
Adalarda sandal ile gezelim
Yakamozlu serin suda yüzelim
Bin hayali yaşayalım güzelim
Hasretine kurban etme yar beni,
Uzak durma, yakın gel de sar beni.
Mahzun bakmasın yüzün, kapansın ellerine.
Altın sarı saçların, sal seher yellerine,
Bırak gönlüm sevgiyi, uzaklarda arasın.
Sevgilim sen kalbimde kapanmayan yarasın.
Gülmeyi unutturdun, zindan ettin dünyayı.
Uğraştım da yedi yıl, kurdum gönül köşkünü,
Yedi günde dağıtıp, yerle yeksan bıraktın.
Hey sevdadan anlamaz, boş gururun düşkünü,
Bu dünyamı perişan, köşkü viran bıraktın.
Gözlerin yalvar yakar, dilinse inkar etti.
Elem ve hüzün dolu bakışları göklerin.
Akıyor gözyaşları, örtük pencerelerin.
Kavuşuyor yerle gök, sanki Kerem'le Aslı,
Yayılıyor sonunda, kokuları güllerin...
arkadaşımız iyi bir hece şairidir. genellikle okuduğum şiirlerinden bu kanaata vardım. sadece iki aydır kendisinden haberim olmasına rağmen başarılı şairler arasına girmiştir benim için. kendisine yazım hayatında başarılar dilerim.