Eski nazımların saltanatı, yıkıldı artık..
Hafızamın paslı sürgüsünü araladığımda,
İçeriden bir âsi kurtuldu,
Ve simama bir çentik ekledi..
Senin hatırına, tuhaf kâhinler besliyorum..
İsmini virgülle, ortadan ayırıyorum.
Bir yanda bana bağlı o varlık.
Öteki yanını, elbet bir gün harcarım..
Sıklıkla,
İmalarla donatıyorum,
Tepeden görünen saçlarını..
Bu yaralı bedenden, nice dörtlük doğar,
Hicivler..
*
Dört kadehle ayakta duruyorlar..
Bir ölçü zehir sun da, erişelim küstahlığın zirvesine..
Hera misali salın,
Tifon kesileyim göğsünde..
Hollerde bulalım aydınlığı.
Azıcık umursamaz bir halde,
Derindeki izleri okşayayım..
Keyif alalım,
Renkler sürelim satıhlara..
Bekçiler izlesin,
Sıvışalım..
İkarus'un kanatlarında..
*
Asla keşfedilmemiş bir adada açılsın, bilincimiz be adam!
Ve sen, tekrar bakışlarını kaldırdığında,
Vurul bu yeni dörtlüğe..
Kayıt Tarihi : 31.10.2025 16:11:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!