İlham esir düştü bu gece dudaklarına,
Parmaklarım kırılıncaya kadar
Şiirlerim satırlara senli cümleler dökse,
Ya da dilim tüm tüyleri dökülünceye kadar
Öznesi sen olan cümleler kursa,
Ölümsüz olduğumu bilsem mesela
Yine de öldükten sonra bile severim seni.
Ellerin o kadar güzel ki,
Uzandığı her şey cennetten parça taşır.
Kime baksam seni görmüyorum,
Kimse senin kadar başarılı olamamış güzellik konusunda.
Gün batımını hayranlıkla izlerken tüm insanlar,
Ben güneşi bile kıskandıran yüzüne çeviririm gözlerimi.
Bırak şimdi şeker komasını filan,
Sen seviyorum desen ben mutluluk komasına girerim.
Çaresiz olan tek hastalık belki de,
Ve ben ölmek istiyorum bu hastalıktan.
Tenin kadar pürüzsüz olmadıkları için,
Kumsalda ki tüm kum tanelerini yakmak geliyor içimden.
Sonbahar bahane aslında,
Tüm yapraklar sırf sen basasın diye dökülüyor yerlere.
Kar taneleri kirpiklerinde dinlenmek için düşüyor gökyüzünden.
Manzaralı kartpostallar bile çekmez ilgimi,
Nefes alışında yitirir tüm her şey güzelliğini.
Öyle güzle ki yürüyüşün mesela,
Kuşlar kanatlarından kurtulup eşlik etmek istiyor sana.
Kalbimin senin için atması bile başka,
Diğer tüm organlarım isyan ediyor
Eşlik edemedikleri için böyle aşka.
Söylediğin tüm sözler senin dudaklarından çıktığı için güzel,
Ve annenin elleri sen öptüğün için bu kadar narin.
Dünyadaki tüm güzelliklerin sebebi sensin,
Ve aşk ben seni sevdiğin için bu kadar güzel.
Sen benim dünyadaki cennetimsin.
Gözlerin öyle güzel ki,
Eğer bir gün öldürecek olsam onları,
Babil in asma bahçelerine asardım.
Kirpiklerin aralanır bakardın bana,
Dünyanın sekizinci harikasını yaratırdım.
Cenneti görmek için ölmek mi gerek?
Aşk bir ölüm şekli mi?
Ah sevgili ah!
Allah cennetsiz bırakmasın beni…
Kayıt Tarihi : 10.4.2012 20:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)