1923 Türk Devrim Gücünün Sınırı Sonsuzlu ...

İnsan us ve duyunc donanımı ile birlikte çok güçlü olduğu halde gücünün farkında olmadan yaşamını tamamlayan bir varlıktır.

Yaşamda olanaksız olan tek olgu yeteri kadar yaparım inancının eksikliği yüzündendir.

On yıl önce kapitalizm Anadolu'da yıkıldı dediğimde olur mu öyle şey diye dudak bükenler bu doğal kaynak hırsızı kanlı çetenin bu sebeple yeniden dünyayı barış ve demokrasi adı altında kana bulama saldırganlığı ile anlaşılmış oldu.

Titreşim ile uyanış ve bu inancı Türk ulusunun ikna edilmesi neredeyse on yıl sürdü.

On yıl süren mücadelenin arkasında ise harcanmış bir yaşam ve karanlık sicil kaydı tutma mücadelesi var.

Devrimler sabır ve azimli çabalar ile gelir.

Fikir tohum olarak bir kişide filiz verir.

Büyür, gelişir, ete kemiğe büründüğü andan itibaren tınlanım yasası devreye titreşim ile girer.

Uyanış zirveye çıktığı an zalimler ve zulüm düzenleri kendi çabalarıyla yaşattıklarını yaşamak adına yaptıkları kötülükler sonucu yerle bir olur.

1923-♾️ Türk devrim gücünün sınırı sonsuzluktur.

Türk ulusu sonsuzluk yolculuğu devrimini 1923 Cumhuriyet devrimleri ile Mustafa Kemal Atatürk liderliğindeki kadim Türk birikim gücü ile yaptı. 1923-♾️

Sonsuzluk hakikatin diğer adıdır.

Anadolu dünyanın metafizik ley hattı merkezi olarak bu sonsuzluğun merkezi olup Türkler Anadolu'nun bekçisidir.

Bekçilik Mustafa Kemal Atatürk sonrası kanlı soygunun doğal kaynak hırsızlığı bekçiliği olarak her mahallede bir milyoner ve çok partili bölücü, ayrımcı siyaset anlayışı ile hedef alındığı için bugün ki siyasi ve ekonomik çöküş yaşanmıştır.

Yaşamda olumlu her tekrar gerçeğe dönüşür.

Yalanlar ile gücü soyguncu çetenin ele geçirdiği maddi araçları ve satın aldığı insanlar aracılığıyla tekrar edilme sebebi yalanları gerçeğe dönüştürmektir.

Bu nedenle sürekli hakikati, doğruyu yazarak, titreşim ile pozitif enerji frekans ile iyiliği insanların düşünce ve duygularına yerleştirme yapmak gerekiyor.

Mana gücün karşısında madde gücün tümü bir araya gelse bile bir hiçtir.

Toplumun çoğu çıkarcılık gereği kötülükten beslendiği için kötülük yaşamaya devam ediyor.

Bilinçli bir bilinçaltı içsel bir enerji ve evrensel emirdir.

Titreşen her us duyunc yürek evren ile uyumlu bir güce dönüşür.

Bilinçaltı bir tarladır, bilinçaltı tarlasına ne ekilir ise yaşama o gelir.

12 Eylül 1980 günü bu silahın arkasında kim veya kimler varsa onları bulacağım ve hesabını soracağım dediğimde bu duygu ve düşünceyi hem yüreğime hemde bilinçaltına ektiğimde daha on yaşında bir çocuktum.

12 Eylül 2012 tarihinde sebepsiz çan bank tarafından işten çıkarıldımda 42 yaşındaydım.

Bugün devrimin gerçekleşmesi adına mücadelemiz hedefe çok daha yakındır.

Beklentisi olmayan bir makamda devrim gerçekleşene devriminin ucunu görene kadar bu mücadele sürecek.

Beklentisi olanlar beklentisi olmayana yenilecek. Bu etik ahlak bir devrimdir.

▪️ Önder Karaçay ▪️